Yapay Aydınlatmanın Kas ve Kemik Sistemi Üzerindeki Etkileri
Her gün insanlar; bilgisayarlar, video oyunları, ofis ışıkları ve bazen hastanelerde ya da bakım evlerinde 24 saat süreyle yapay ışığa maruz kalıyorlar. Hayvanlar üzerinde yapılan yeni bir araştırmanın sonuçları “ışık kirliliğinin”, özellikle kas ve kemik gücü üzerinde daha önceden bildiğimiz verilerden çok daha kötü etkilerinin olduğunu gösteriyor.
Her gün insanlar; bilgisayarlar, video oyunları, ofis ışıkları ve bazen hastanelerde ya da bakım evlerinde 24 saat süreyle yapay ışığa maruz kalıyorlar.
Hayvanlar üzerinde yapılan yeni bir araştırmanın sonuçları “ışık kirliliğinin”, özellikle kas ve kemik gücü üzerinde daha önceden bildiğimiz verilerden çok daha kötü etkilerinin olduğunu gösteriyor.
Hollanda’da yer alan Leiden Üniversitesi Tıp Merkezi’ndeki araştırmacılar altı ay boyunca; devamlı olarak ışığa maruz kalan farelerle 12’şer saatlik normal gece-gündüz döngüsünü yaşayan farelerin sağlığını karşılaştıran bir deney yaptılar. Çalışma süresince devamlı olarak ışığa maruz kalan farelerin daha az kas gücüne sahip olduğu ve erken evrede osteoporoza yakalandıkları görüldü. Ayrıca diğer farelerle göre daha fazla şişmanladılar. Kanlarındaki glikoz seviyesinin daha yüksek seviyelerde olduğu ve bağışıklık sistemleriyle ilgili birçok kötüleşmenin olduğu da yine Medical Journal Current Biology’de yayınlanan raporda kamuoyuyla paylaşıldı. Sürekli olarak ışığa maruz kalmanın hayvanların motor fonksiyonları üzerinde neden böyle bir etki bıraktığı kesin olarak bilinmese de; karanlık ve aydınlığın, vücuttaki birçok fizyolojik süreci düzenleyen “fiziksel ritim” üzerinde etkisi olduğu biliniyor.
Daha önce yapılan bir araştırmada fazlasıyla yapay ışığa maruz kalmanın algıyı etkileyebileceği de belirtilmişti. Bu yeni araştırmada şaşırtıcı bir şekilde bu durumun kas ve kemik sağlığı üzerinde belirgin olumsuz etkileri olduğu da saptandı.
Bu çalışmanın bir parçası ve aynı zamanda California Üniversitesi’nde uyku uzmanı olan Profesör Chris Colwell araştırmaya dair şu açıklamalarda bulunuyor: “Çalışma, sadece birkaç aylık fiziksel ritim bozulmasından negatif yönde etkilenen kas liflerini, iskelet sistemini ve motor performansları göstermesi açısından türünün bir ilki. Araştırmacılar bu çalışmada sadece motor işlevlerin bozulduğunu görmedi. Aynı zamanda yapılan testlerde kasların da etkilendiği, farelerin fiziksel olarak zayıfladığı tespit edildi. Üstelik tüm bunlar sadece iki ay yapay ışığa maruz kalınması durumunda oluştu.”
İyi haber ise yapay ışığa maruz kalışın etkileri tersine çevirilebiliyor. Çalışmada kullanılan farelerin, doğal aydınlık-karanlık döngüsüne geri döndüklerinden iki hafta sonra, sağlıkları yeniden normale döndü.
Bu çalışmanın bulguları insan sağlığına göre çevirildiğinde elde edilen veri; yapay ışığın sağlık üzerindeki etkileri konusunda daha fazla araştırma yapılmasına gereksinim olduğunu gösteriyor. Bu konudaki endişelerden bir tanesi özellikle yoğun bakım ünitesindeki hastalarla ilgili. Çünkü bu tip mekânlarda ışık genellikle 24 saat boyunca açık tutuluyor. Dr. Colwell bu konu hakkında şu yorumda bulunuyor: “Toplumumuzda en hasta olan kişileri devamlı olarak yapay ışığın olduğu ortamlarda tutuyoruz…”
Araştırma ayrıca video oyunları ve bilgisayarlar başında saatlerini geçiren insanları da ilgilendiriyor. Çalışmalar gösteriyor ki ekranlardan yayılan ışığın mavi dalga boyu, fiziksel ritmimizi geleneksel yapay aydınlatmalardan gelen kırmızı dalga boyundan çok daha fazla etkiliyor.