Herkes onu 1880’de patentini aldığı ampulün mucidi olarak tanısa da, onu sadece bir mucit olarak anmak eksik olacaktır. Thomas Alva Edison hem bir mucit, hem yarım kalmış fikirleri tamamlayan bir girişimci, hem de bir araya getirdiği patentlerle mühendislerin yeni şeyler keşfetmesini sağlayan bir ilham perisiydi.
Herkes onu 1880’de patentini aldığı ampulün mucidi olarak tanısa da, onu sadece bir mucit olarak anmak eksik olacaktır. Thomas Alva Edison hem bir mucit, hem yarım kalmış fikirleri tamamlayan bir girişimci, hem de bir araya getirdiği patentlerle mühendislerin yeni şeyler keşfetmesini sağlayan bir ilham perisiydi.
Onun çizdiği yolda her şey bir sebep sonuç içerisindeydi. Ampulün yaygın kullanımı X ışınlarının bulunmasına, X ışınlarının bulunması tıbbi görüntüleme teknolojilerinin ortaya çıkmasına ve bu sayede belki de binlerce hastanın kurtarılmasına katkı sağladı. Aynı şekilde GE’nin geliştirdiği gaz türbinleri, jet motorlarının alt yapısını oluşturdu. Ömrü boyunca başarılı şekilde patentini aldığı 1000’i aşkın ürünün dışında, gelecekte mühendislerin bulacağı yeni fikirlerde de bir şekilde Edison’un izlerini görmemiz mümkün.
1890’da Edison General Electric Company’yi kurduğunda karşısında elektrik piyasasına hâkim durumda olan ve bu endüstriye birçok yenilik katan Thomson-Houston Company’yi buldu. Edison’un sahip olduğu vizyon, onun zihninde bir ampul yaktı ve iki şirket birleşerek bugünkü GE’nin temellerini oluşturdu.
Ölümüne kadar üzerine kayıtlı tam 1093 patent aldı. Bu sayıya ulaşmak bir kenara, yakınından bile geçen bir mucit henüz olmadı. Yaşarken ilgilendiği ışıklandırma, nakliye, endüstriyel ürünler, enerji nakli ve tıbbi ekipman endüstrileri, onun mirası olarak hala GE’nin iş alanları arasında bulunuyor.
Çalışma hayatına 12 yaşında trenlerde meyve ve dergi satarak başlayan Edison’un kariyeri telgraf operatörlüğü ve posta çalışanı olarak devam etti. Ancak onun daha 8 yaşında başlayan bilim tutkusu, hayatının görünmeyen kısmı olarak hep onunlaydı. 24 yaşında ilk patentini aldığı elektrikli oy sayma makinesi onun beklediği sükseyi yaratamadı ve beş parasız ve borçlu bir şekilde New York’a taşındı. Ancak onun da dediği gibi “En büyük zayıflığımız, vazgeçmekte yatar. Başarıya giden en kesin yol ise, sadece bir kez daha denemekten geçer.” Bir kez daha denediğinde, ona sahip olduğu şöhreti kazandıran elektrikli ampulü icat etti.
