Kamu Tören Salonu ve Kürsü Aydınlatması Nasıl Yapılır?
Aydınlatma sadece görme eylemini yerine getirmek için yapılmaz. İyi aydınlatma da sadece fazla ışık demek değildir. Aydınlatma teknikleri geliştikçe, aydınlatma bir gereklilik olmanın ötesinde bir araç haline gelmiştir. Kamu tören salonlarında, sahne ve kürsülerde aydınlatma oldukça önemlidir. Ancak mevcut örnekler incelendiğinde aydınlatma eksiklikleri, hatalar kolayca görülebilir.
Aydınlatma sadece görme eylemini yerine getirmek için yapılmaz. İyi aydınlatma da sadece fazla ışık demek değildir. Aydınlatma teknikleri geliştikçe, aydınlatma bir gereklilik olmanın ötesinde bir araç haline gelmiştir.
Kamu tören salonlarında, sahne ve kürsülerde aydınlatma oldukça önemlidir. Ancak mevcut örnekler incelendiğinde aydınlatma eksiklikleri, hatalar kolayca görülebilir.
Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, milletvekilleri, siyasiler ve kamu yöneticileri bu kürsüleri sıkça kullanır. Kürsüde konuşma yaparken tüm gözler konuşmacının üstünde ve kameralar kayıttadır.
Mesajınızı mümkün olan en iyi şekilde iletmek istiyorsanız, ışığı iyi kullanmalısınız.
Bu tür alanlarda aydınlatmanın temel özelliği, ışıklandırmayla gözlerin bir noktaya odaklanmasına yardımcı olmasıdır. Profesyonelce aydınlatılmamış alanlarda, istenmeyen gölgelerin oluşması dikkati dağıtabilir.
Işık açısı uygulama gerekliliğine göre doğru seçilirse, konuşmacı ve sahnedeki diğer konuklar net bir şekilde tanımlanabilir.
Işık doğru yönlendirildiğinde, sahnede düz bir resim görüntüsü yerine 3 boyutlu, gerçeğe daha yakın bir imaj yaratılır.
Önemli ve genellikle ihmal edilen konulardan birisi de dikey aydınlatmadır. Aydınlatma tasarımı ve hesaplamaları yapılırken çoğu zaman yalnızca yatay hesaplama objeleri oluşturulur. Bu da dikey aydınlatmayla ilgili eksikliklerin, uygulama öncesinde fark edilememesine sebep olur.
Dikey aydınlatma, dikey olarak yönlendirilmiş bir sanal yüzey üzerinde ölçülür. Bu hesaplama için yatay aydınlatmanın aksine, dikey yüzeyin hem konumu hem de yönü belirtilmelidir.
Toplantı salonlarında, konuşmacının yüzünün aydınlatılmasına katkıda bulunacak şekilde aydınlatan birden fazla aydınlatma armatürü olmalıdır.
Bugün televizyonlarda pek çok örnekte, konuşmacının özellikle göz hizasında ve altında belli belirsiz bazı gölgelerin oluştuğunu görebilirsiniz. Doğru dikey aydınlatma altında insanların şekillerinin ve yüzlerinin daha iyi tanınması sağlanır.
Örneğin aşağıdaki fotoğrafta, Kamu Başdenetçisi Sayın Şeref Malkoç‘un Artvin Çoruh Üniversitesi‘nde bir ödül törenindeki konuşması sırasında haber ajansı (IHA) tarafından çekilmiş bir fotoğrafı yer alıyor. Bu fotoğrafta açıkça görüldüğü şekilde, yüzün göz çukurlarında, yanaklarda, çene ve yüzün yan kısmında gölgeler dikkat çekiyor.
Kamu salonlarında konukların aydınlatılması da aynı derecede önemlidir. Işıklandırma altında konukların kendilerini rahat hissetmeleri, kusursuz bir iletişim için anahtardır.
Sahne ve kürsü aydınlatması için de bu özen gösterilmelidir. Kürsüde harika görünmenin dışında konuşmacının rahat hissetmesine öncelik verilmelidir.
Video üretimi ve televizyon yapımcılığı, kamu konferans ve tören salonlarının vazgeçilmezi haline gelmiştir. Bu sayede konuşmacı, salondaki misafirlerin ötesinde, milyonlarca kişiye mesajını ulaştırabiliyor.
Video gereklilikleri dikkate alındığında, berrak ve temiz bir arkaplan aydınlatması zorunluluk haline geliyor. Düzgünlük, yani ışığın homojen bir şekilde dağılması da video kaydı ve fotoğraf çekimleri için tutarlı bir görüntü oluşturur.
Bilinçli ve doğru aydınlatma konusunda hala eksiklerimiz çok. Bu eksiklikleri çoğu zaman aydınlatma elamanlarının sayısını arttırarak çözmeye çalışıyoruz. Ancak yazının başında da belirttiğimiz gibi, iyi aydınlatma fazla aydınlatma demek değildir. Doğru aydınlatma için bu alanda çalışan mimarlara, mühendislere ve profesyonel aydınlatma tasarımcılarına danışılmalıdır.