Aydınlatma Sektöründe Zor Günler

Türkiye’de aydınlatma sektörü, son dönemde zorlu bir süreçten geçiyor. Gelirlerdeki azalma, önemli projelerin belirsizliği ve deneyimli personelin başka sektörlere yönelmesi sektörün geleceğine dair soru işaretleri yaratıyor.

Gelir ve kâr artışlarının önemli ölçüde azalması, aydınlatma sektöründeki firmaların karşılaştığı zorlu koşulların bir yansıması olarak görünüyor. Bu zorluklarla başa çıkmak adına, ayakta kalan firmalar, gelir kaynaklarını çeşitlendirmek ve riskleri azaltmak amacıyla farklı iş alanlarına yatırım yapma ihtiyacını hissediyor. Bu durum, sektörün geleceğine dair belirsizliklerin ve değişim ihtiyacının altını çiziyor.

Aydınlatma sektöründe uzun yıllar deneyim kazanmış olan çalışanların, alternatif sektörlerde sunulan daha cazip maaşlar ve kariyer fırsatları nedeniyle sektör dışına geçiş yapmaları, sektör içinde yetenek eksikliği ve bilgi kaybı olgularını artırıyor. Bu göç, sektörün tecrübeli ve uzman personel kaynaklarını kaybetme riski taşıdığı gibi, sektörün rekabetçiliği ve yenilikçiliği açısından da bir tehdit oluşturuyor.

Ayrıca, 2 milyondan fazla sokak lambasının LED armatürlerle değiştirilme projesinin duraksaması, sokak aydınlatmasının modernizasyonunda önemli bir adımın atılmasını engelliyor. Özellikle bu projenin hayata geçirilmesi için yoğun bir planlama ve üretim sürecine girmiş olan bu firmalar, şu an çıkmaza girmiş ve sektördeki diğer faaliyetlerini de zorlanmış durumda görünüyor.

Türkiye’nin önde gelen aydınlatma fuarı IstanbulLight’ın katılımcı ve ziyaretçi sayısındaki düşüş, sektördeki durağanlığı daha net bir şekilde gösteriyor. Bu, fuar organizatörlerini, gelecekte fuarı düzenlememe kararı almaya itti.

Bu ortamda yeni fuarlar ve olumlu gelişmeleri kutlamak yerine, sektördeki sorunların çözümüne odaklanmak hayati bir öneme sahip gibi görünüyor. Aydınlatma sektörü, değişen dinamiklere uyum sağlamak ve zorlukları aşmak için yeni stratejilere ihtiyaç duyuyor.