Akıllı Şehir, Şimdi!
Türkiye’nin ilk akıllı şehir teknolojileri şirketi Logiba’nın Kurucusu Lütfi Can Başaran, son dönemde kamuoyunun gündeminde sıkça yer bulan akıllı şehir konusunda çeşitli açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin ilk akıllı şehir teknolojileri şirketi Logiba’nın Kurucusu Lütfi Can Başaran, son dönemde kamuoyunun gündeminde sıkça yer bulan akıllı şehir konusunda çeşitli açıklamalarda bulundu:
“Birleşmiş Milletler’e göre, 2050 yılına kadar dünya nüfusunun yüzde 66’sı şehirlerde yaşayacak. Bu da şehirlerin mevcut nüfusuna yaklaşık olarak 2,5 milyar insanın eklenmesi demek. Her geçen gün kalabalıklaşan şehirler altyapı, güvenlik, enerji tüketimi, iklim hareketleri ve her şeyden önce değişen ihtiyaçlar üzerinden yeniden planlanmak durumunda. Özetle kamunun da üzerinde çokça durduğu bu konu sadece bizim değil tüm dünyanın gündeminde.”
Akıllı Şehir Ne Demek?
Lütfi Can Başaran açıklamalarına şöyle devam etti; “Akıllı şehir dediğimiz zaman insanların gözünde genellikle ve sadece işlevlerin otomatikleşmesi canlanıyor. Oysa asıl olan, vatandaşların yaşam kalitesini artırmak için şehri etkin olarak yönetmek. Bunun için de teknolojiyi araç olarak kullanıp şehir sakinlerinden geri besleme alarak sürekli olarak yeni stratejiler geliştirmek gerekiyor. Başka bir ifade ile nesnelerin interneti (IoT) uygulamalarının ana maddesi olan ‘veri’, akıllı şehir konusunda da en önemli konu başlığı. Şöyle ki akıllı şehir temelde kamu ve vatandaşlar arasında kurulan bir platform olarak düşünülebilir. Teknolojiden her anlamda faydalanan ve dijital yanı çok güçlü bir platformdan bahsediyoruz. Sonuçta akıllı şehir sadece teknoloji değildir ama teknolojidir. Bu teknolojinin en büyük faydası olarak da karşımıza paydaşlar arasında çift yönlü diyaloğa açık olarak tasarlanan bir platform çıkar. Yeni nesil şehirciliği strateji oluşturma, planlama, uygulama, geri bildirim toplama ve geliştirme şeklinde bir süreç olarak düşünürsek bu sürecin tamamı sürdürülebilir ve yeşil şehirciliğin temelini oluşturur.”
Yerli Teknoloji
Bu noktada bir parantez açarak yerli teknoloji kullanımının önemine de değinen ve Türkiye’deki start-up’ların alandaki çalışmalarını da keyifle takip ettiğine değinen Lütfi Can Başaran, “Asıl sevindirici olanın tüm bu yatırımlar için Türk teknoloji firmalarının gerekli yazılım, donanım ve insan gücüne sahip olması. 2015 yılından bu yana Türkiye’nin farklı şehir ve ilçelerinde halihazırda yerli firmalar tarafından kurulmuş ve çalışan akıllı aydınlatma ve akıllı atık yönetim çözümleri var.” dedi.
Başaran, ayrıca akıllı şehir kavramının nasıl ele alınması gerektiğini maddelerle sıraladı:
- Şehirle ilgili tüm teknolojik yatırımların ve işlem otomasyonlarının merkezine insanı almak
- Akıllı şehir kavramının, öneminin ve faydalarının topluma ve paydaşlara aktarılması
- İnsan odaklı teknoloji kültürünün kamuoyunda yerleşmesi
- Kamunun liderliğinde toplum için teknolojik yatırım adımlarının atılması
- Kamu, özel sektör, akademi ve şehir halkının birlikte hareket etme esası